bject>
Savaşta hiç kimse yalnız değildir! Oyunlarda, hele aksiyon oyunlarında “gerçekçilik” deyip dururuz. Düşmanlarımız bilinçli olsun isteriz, silahlarımızı rahat kullanalım deriz ve bizi gerçek bir savaşın ortasında olduğumuzu hissettirsin diye bağırıp çağırırız. Hiç düşünmeyiz ki “gerçekten” bir savaş kitleleri nasıl etkiler, ne devletler yıkıp nicelerini ne şartlarda doğurur, sürgün insanları ölümcül koşullarda nasıl yaşarlar. Ki dünyanın o lağım kokan tarihindeki kara sayfalarında bütün insanlığı etkileyen bir savaş vardır, az önceki kıstasların en vahşet dolu olanlarını taşıyan. Savaş kötüdür, herhangi bir millet için bir diğerine ifade ettiğinden farklı bir şey ifade etmez. İkinci Dünya Savaşı’ndan bıksanız da bıkmasanız da, onlar o savaştaki dedelerinin ölmüş bedenlerini 0’larla 1’lerle yamayıp bizim karşımıza tekrar tekrar koyuyorlar; üstelik bunu da çok iyi başarıyorlar, ve biz de bunları her seferinde yorumlayıp oynuyoruz. Soğuk demir, tiz çığlık. Savaştaki gerçekliğin oyunlardan öteye geçmemesi dileğiyle... Bir insanın ölümü trajedidir, milyonların ölümü ise bir istatistik. (Joseph Stalin) Call of Duty, bence yapılmış en iyi WW2 konulu oyundur. Hangi açıdan bakarsak bakalım oyuncuya kendini cephede hissettirecek bütün özellikleri taşıyor. Bence o çıktığından bu güne kadar onun kalitesine erişebilmiş oyun da yok. Peki kralın varisi kimdir? Tabi ki onun oğlu! United Offensive, savaşın çeşitli noktalarında geçen olayları kronolojik sıraya dizmeksizin size sunuyor. Örneğin ilk hikayede 1945 Aralığında sıradan bir askerin birliğiyle beraber cephedeki mücadelesine konuk olurken, ikinci hikayede kendimizi Hollanda semalarında süzülmekte olan askeri bir uçağın içinde buluyoruz ve ayrıca tarih de 1941’e geriliyor. Anlayacağınız üzere UO’in belli bir konusu yok; savaşın kanlı yüzünü iliklerinize kadar hissediyorsunuz.
Fulloyun.com
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder